Ankara’da gerçekleştirilen 1.Gıda ve Beslenme Konferansında Türkiye’de kadınların yüzde 18’inin gıda takviyesi kullandığı, eğitim oranı arttıkça gıda takviyesi kullanımının da arttığı vurgulandı. Yaptıkları araştırmanın sonuçlarını paylaşan IPSOS Kantitatif Pazarlama Araştırmalar Genel Müdürü Özlem Bora en fazla kullanımın ise 18-34 yaş grubunda olduğunu kaydetti.
Gıda Takviyesi ve Beslenme Derneği (GTBD) tarafından Ankara’da düzenlenen 1.Gıda ve Beslenme Konferansı, 23 Kasım Perşembe Günü Ankara HiltonSa otelinde gerçekleştirildi. Gıda, beslenme ve sağlık alanının önde gelen yerli ve yabancı konuklarını ağırlayan konferansta, beslenmenin geleceği, gıda takviyelerinin dengeli beslenmedeki yeri ve konuya ilişkin mevzuat çalışmaları masaya yatırıldı.
Konferansın açış konuşmasını yapan GTBD Yönetim Kurulu Üyesi Tanju Cepheli, derneğin sektörün lider firmaları tarafından kurulduğunu vurguladı. Cepheli, “Derneğimiz, bir yıl içinde gıda ve beslenme konusunda bilimsel bilgi üretmeye ve üretilen bilgileri yaymaya başlamıştır. Gelecek vizyonumuz, öncelikle insan sağlığına ve beslenmesine değer katmak, toplumda bilinçli beslenme alışkanlıklarını yerleştirmesine yardımcı olmak ve hızla artan bulaşıcı olmayan hastalıklarla mücadele de destek olmak” ifadelerini kullandı.
Gıda Takviyesi ve Beslenme Derneğinin sektör adına önemli işler yapacağına inandığını ifade eden Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Gıda ve Kontrol Genel Müdürü Muharrem Selçuk da; “Bir bireyin gelişip büyüyebilmesi için beslenmeye ihtiyacı vardır. Bizim amacımız da güvenli gıdayı halkımıza temin etmektir.” dedi.
Açılışta konuşan sektörün önemli isimlerinden biri de IADSA Başkan Yardımcısı Bernd Haber oldu. Bernd Haber; IADSA ve GTBD’nin aynı hedefleri benimseyen kuruluşlar olduğunu belirterek; “Gıda takviyeleri sağlığın korunmasına yardımcı olarak, tedavi için harcanan milyarlarca doları ülkelerin kendi ekonomilerine kazandırmaktadır.” şeklinde konuştu.
Türkiye İlaç ve Tıbbı Cihaz Kurumu Denetimden Sorumlu Kurum Başkan Yardımcısı Fatih Tan ise “takviye edici gıdalar ilaç değildir, ilaç adı altında internet ve televizyonda satılan maddeler sahtedir.” uyarısında bulundu. GTBD’nin bu işin öncülüğünü yaptığını kaydeden Tan, konferansın geleneksel hale gelmesini umduğunu belirtti.
GTBD Yönetim Kurulu Başkanı Samet Serttaş da sunumunda; dernek olarak 1 yıl içerisinde gerek dergileriyle gerek sosyal medya hesaplarıyla gerekse düzenledikleri konferansla kamuoyunu gıda takviyeleri ürünleriyle ilgili doğru bilgilendirmeyi amaçladıklarını ifade etti. Bundan sonra, düzenli olarak kamuoyunda tüketici anketleri yapacaklarını söyleyen Serttaş; “Bu anket çalışmalarında tüketicilerin gıda takviyesi dendiğinde ne anladıklarını, hangi bakanlığı yetkili otorite olarak gördüklerini, ürünleri nereden satın aldıklarını, satın alanların hangi yaş ve eğitim gruplarında olduklarını ortaya çıkaran bir anketi de her yıl düzenli olarak yapacağız. Ve acaba ‘nereden nereye geldik’ bilgisini de kamuoyu otoritesine sunmaya çalışacağız.” bilgisini verdi.
“Beslenme okuryazarlığı artırılmalı”
Konferansının ilk panelinin konusu Beslenme ve Sağlık oldu. Moderatörlüğünü TRT spikeri Gülçin Üstün Can’ın yaptığı panele, Hasan Kalyoncu Üniversitesi Beslenme ve Diyetetik Bölümünden Prof. Dr. Gülden Pekcan, Diyetisyenler Elvan Odabaşı ve Canan Aksoy katıldı. Dyt. Canan Aksoy, Türkiye’de çocukların yüzde 10’unun “bodur”, yüzde 11’inin ise “obez” olduğunu belirtti ve “Türkiye giderek şişmanlıyor.” uyarısında bulundu.
Dyt. Elvan Odabaşı ise beslenme okuryazarlığının artırılması gerekliliğine vurgu yaptı.
Türkiye’de beslenmenin; eğitim durumuna, cinsiyete ve bölgesel dağılımına göre değiştiğine dikkat çeken Prof. Dr. Gülden Pekcan da konuşmasında şunları kaydetti:
“Şu anda medyada olduğu gibi şu kadar et yiyin, bol bol et yiyin, 5 kalem pirzola yiyin gibi yaklaşımlar günümüzde geçerli modeller değil. Genelde süt ve süt ürünlerini her gün tüketiriz. Süt tüketmeyin, çocuklarınıza süt tükettirmeyin, süt içen çocuk uzar gibi, hızla büyür gibi medyada bilgilerin dolaştığını da biliyoruz. Bunları bizim düzeltmemiz gerekiyor.
Özellikle Kırmızı et, tavuk, yumurta ve kuru baklagilleri aynı grup içerisinde yer alır. Biz bir hafta içerisinde 21 öğünde besin tüketiyoruz. O nedenle bu grupta olanları haftada 2-3 kez tüketin diyoruz.”
“Gıda takviyeleri sağlığı korumak için kullanılır”
“Mevzuat ve Denetimler” oturumunda Avrupa’nın tanınmış gıda ve beslenme danışmanlarından Basil Mathioudakis ile Food Pharma Danışmanlık Genel Müdürü Dr. Gert Krabichler konuştu. Bu oturumda Türk Fitoterapi Derneği Başkanı Prof. Dr. Ekrem Sezik de bir sunum yaptı.
Dr. Gert Krabichler; “gıda takviyeleri tedavi amacıyla kullanılamaz, sağlığı korumak için kullanılır. İlaçlar gibi uzun süreli kullanımda güvensiz kabul edilemez.” derken; besleyici ve fizyolojik etkisi olan maddelerin tamamının Gıda Takviyesi olarak adlandırıldığını belirten Mathioudakis ise; “Beslenme düzeni toplumun ihtiyaçlarına göre belirlenmelidir.” değerlendirmesinde bulundu.
Konferansın son oturumunda Beslenmenin Geleceği Nasıl Olacak? konusu, “Türkiye Potansiyelini Değerlendirip Katma Değerli Gıda ve Besin Ögelerini Üretebilir mi?” sorusuyla birlikte tartışıldı.
Bu oturumda sunum yapan IPSOS Kantitatif Pazarlama Araştırmalar Genel Müdürü Özlem Bora; araştırmaların, Türkiye’de kadınların yüzde 18’inin gıda takviyesi kullandığını gösterdiğini, eğitim oranı arttıkça gıda takviyesi kullanımının da arttığını söyledi. Bora, en fazla kullanım ise 18-34 yaş grubunda olduğunu vurguladı.
Türkiye’de obezite prevalansının yüzde 32 olduğunu ifade eden Sağlık Bakanlığı Sağlıklı Beslenme ve Hareketli Hayat Daire Başkanlığından Dr. Sabahattin Kocadağ, Türkiye’de besin desteği kullanımı dağılımını ortaya koymayı amaçladıklarını ifade etti.
Beslenme Biliminde Yeni Trendler, Kişiselleştirilmiş Beslenme başlığıyla konferansın konuşmacıları arasında yer alan Nutri-Genetik ve Kişiye Özel Tıp Derneği Başkanı Dr. Serdar Savaş ise sunumunda “Genetik yapı kişiye özelse beslenme de kişiye özeldir.” vurgusu yaptı.