Ülkemizde tüm alerjik hastalıklarda olduğu gibi besin alerjisinde de görülme sıklığı her geçen gün artış gösteriyor. Uzmanlar, bazı durumlarda hayatı tehdit eden reaksiyonlar oluşturabilen besin alerjilerinden korunmak için kişilerin kendilerinde alerjiye neden olan besinleri tanımaları ve bu besinlerden uzak durmaları konusunda uyarılarda bulunuyor.
Türkiye’de en sık inek sütü, yumurta, kuruyemiş, buğday ve protein bazlı (örneğin tavuk, balık gibi) yiyeceklerin tüketimine bağlı besin alerjileri görülüyor. Besin Alerjisi Farkındalık Haftası’nda açıklamalarda bulunan Sodexo Entegre Hizmet Yönetimi Sağlıklı Yaşam Yöneticisi Diyetisyen Sibel Mumcu, “besin alerjisi vakalarına çocukluk döneminde daha sık rastlanmakla birlikte değişen besin işleme teknolojisi ve yaşam koşullarına bağlı olarak ileri yaşlarda da çeşitli besinlere karşı alerji geliştiği de görülmektedir” dedi. Mumcu, birçok insanda görülen besin alerjisi belirtilerinin çoğunlukla rahatsızlık verici olduğunu, bazı durumlarda ise hayatı tehdit eden reaksiyonlar oluşturabileceğini belirtti. Mumcu, bu besinlerin çok az bir kısmının bile tüketilmesi ya da içerdiği alerjen bileşiğin diğer gıdalara bulaşmasının ciddi sonuçlara yol açabileceğini sözlerine ekledi.
Çoğunlukla protein bazlı yiyeceklerin alerjiye neden olduğunu anlatan Mumcu, “İnsanlar herhangi bir besine karşı alerjik reaksiyon gösterme riski ile her zaman karşı karşıya olsalar da sıklıkla alerjiye neden olan besinler; inek sütü, yumurta, balık ve kabuklu deniz ürünleri, kabuklu ve yağlı kuruyemişler (fındık fıstık gibi), tahıllar, etler, meyveler, sebzeler ve kuru baklagiller, baharatlar ve çeşni vericiler, çikolata, bal ve buna benzer içeceklerdir” dedi.
Mumcu, alerjiye neden olan yiyecekler hakkında şunlara da dikkat çekti:
- Bazıları diğerlerine göre daha sık alerjiye neden olur. Örneğin: süt ve yumurta, meyve ve sebzelere göre daha alerjendir.
- Yer fıstığı ve ağaç fıstıkları (badem, fındık, ceviz, kaju, antep fıstığı vb.) gibi bazı besinler diğerlerine göre daha ciddi alerjik reaksiyonlara neden olur. Bazı besinler de özellikle erken çocukluk döneminde alerjik reaksiyonlara neden olurken yaşamın ilerleyen dönemlerinde bu etkileri kaybolabilir. 12-24 ay arası çocuklarda inek sütü alerjisi buna örnek olabilir. Fıstık alerjisi örneğinde olduğu gibi bazı besin alerjileri ise hayat boyu devam eder.
- Bazı besinler de kendileri alerjik reaksiyona neden olmanın yanında benzer türde besinlerle çapraz reaksiyonlara girer. Örneğin ağaç fıstıklarından (badem, ceviz vb) birine alerjisi olan birinin tüm diğer ağaç fıstıklarına da reaksiyon vermesi söz konusu olabilir.
Çocukların kendilerinde alerjiye neden olan besinleri iyi tanıması gerekiyor
Besin alerjilerinde tedavi için ilgili alerjen gıdanın beslenmeden uzaklaştırılması gerektiğine ve beslenme tedavisinin düzenlenmesi için mutlaka uzman doktor ve diyetisyene başvurulması gerektiğine dikkat çeken Mumcu, “Bireylerin ve çocukların kendisinde alerjiye neden olan besinleri tanımaları ve bu besinlerden uzak durmaları en önemli yaklaşım. Alerjen bireylerin hazır gıda etiketlerini de dikkatli incelemesi, kendisi için alerjen besin içeren ve/veya proses gereği alerjen besin bulaşma riski bulunduğu belirtilen gıdalarda da uzak durmaları önemlidir. Bunun için özellikle çocukların kendisinde alerjiye neden olan besinleri iyi tanımaları, yalnız kaldıklarında doğru besinleri seçebilmeleri açısından gereklidir” dedi.