Hacettepe Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü Emekli Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ayla Gülden Pekcan, yaşlı bireylerin dört besin grubunu her gün yeterli ve dengeli miktarlarda tüketmesinin büyük önem taşıdığını belirtti.
Prof. Dr. Pekcan, yaşlı bireylerin her gün, ‘süt ve süt ürünleri’, ‘kırmızı et, tavuk, balık, yumurta’, ‘kuru baklagiller, yağlı tohumlar, taze sebze ve meyveler’ ve ‘ekmek–tahıllar’ gruplarındaki ürünleri tüketmelerini önerdi.
Uzmanlar, yaşlılarda enerji ihtiyacının, fiziksel aktivitenin azalmasına bağlı olarak yetişkin döneme göre daha düşük olduğunu vurgularken, beslenmenin bu dönemdeki birçok hastalığın önlenmesi açısından çok önemli olduğunu kaydediyor. Yaşlılarda şişmanlık veya zayıflık, kas dokusu kaybı, beslenmeye bağlı kronik hastalıklar, osteoporoz ve kemiklerde kırıklar, vitamin ve mineral yetersizlikleri sık görülen beslenme ve sağlık sorunları olduğunu belirten Prof. Dr. Ayla Gülden Pekcan, şu bilgileri verdi:
“Yaşlılık döneminde yeterli ve dengeli beslenmenin sağlanması, gereksinme duyulan besin ögelerinin vücuda alınması, beslenmeye bağlı kronik hastalıkların oluşumunun önlenmesi, sağlığın korunması, iyileştirilmesi ve geliştirilmesi ile yaşam kalitesinin arttırılması için önem taşımaktadır. Yaşlanma ile görülen fiziksel, hastalık durumu, psikolojik ve sosyal değişiklikler, oluşan tat ve koku almadaki azalma, diş kayıpları, iştahsızlık, besinlerin sindirimi ve besin ögelerinin emilimin azalması gibi birçok etmen beslenmeyi olumsuz etkileyebilmektedir.”
Pekcan, yaşlı dönem beslenmesi hakkında da şöyle konuştu:
“Yaşlılarda günlük enerjinin yüzde 12-15’inin proteinden gelmesi, kilogram vücut ağırlığı başına 0.8-1.0 gram protein alınması ve proteinin de iyi kaliteli kaynaklardan (tavuk, kırmızı et, balık, yumurta, süt ve süt ürünleri) sağlanması gerekmektedir. Diyetle yağ alımı enerjinin yüzde 25-30’u, karbonhidrat alımı enerjinin yüzde 55-60’ı kadar olmalıdır. Yaşlı bireylerin dört besin grubundan her gün yeterli ve dengeli miktarlarda tüketmesi büyük önem taşımaktadır. Dört besin grubunu; tavuk, kırmızı et, balık, süt ve süt ürünleri, yumurta, kuru baklagiller, yağlı tohumlar, taze sebze ve meyveler, ekmek ve tahıllar (tam tahıl, bulgur, pirinç, makarna vb.) oluşturmaktadır.”
Pekcan, yaşlılarda artan protein ihtiyacının karşılanmasında tavuk etinin önem taşıdığını işaret ederek, “Özellikle derisi ayrılarak tüketildiğinde doymuş yağ içeriğinin kırmızı ete göre düşük olması ve kronik hastalıkları olan bireylerde sağlıklı bir seçimdir. Tavuk eti bazı vitaminler ve mineraller (demir, çinko, fosfor, magnezyum, B1, B6, B12, niasin) açısından iyi kaynaktır. Yaşlılarda B12 vitamini bilişsel işlevler (unutkanlığın önlenmesi), aneminin önlenmesi yönünden oldukça önemlidir. Demir ve çinko için iyi kaynak olması ile bu minerallerin yetersizliğinin önlenmesine destek olur. Sindirim kolay, protein kaynağı tavuk etinin haftada en az 2 -3 kez tüketilmesi yaşlılarda sağlıklı beslenme için iyi bir seçenektir.” hatırlatmasında bulundu.