2017 yılı Eylül ayında Avrupa Birliği şeker üretim şirketleri üretim kotası kozasından çıktılar ve şimdi fiyat ve karları alt üst olmuş durumdayken oldukça rekabetçi bir dünya pazarında hayatta kalma mücadelesi veriyorlar.
Avrupa Birliği en büyük şeker üreticisi Alman Südzucker şirketi 2018/19 döneminde şeker bölümünde 100 ila 200 milyon avro arasında bir faaliyet zararı beklediklerini, rakip şirketlerin de aynı şekilde ayakta kalma mücadelesi içerisinde olduklarını açıkladı.
Avrupa’nın en büyük ikinci şeker üreticisi Nordzucker şirketi sözcüsü de; “Mevcut fiyat seviyesinde Avrupa’da kar ve zararı eşit olacak şekilde üretim yapabilecek bir şeker üretim şirketi bulmak mümkün değil.” açıklamasında bulundu.
Avrupa Birliği’nin 2017 yılı Eylül ayında şeker pancarı üretim sınırlandırmasını kaldırması, üretimin önemli ölçüde artmasına ve aynı zamanda Avrupa Birliği’nin on yıldan uzun bir süredir ilk defa net ihracatçı konumuna gelmesine yol açtı.
Avrupa Birliğinde üretim artışının, ticaret bloğunda sağlık bilincinin artış ve şekere talebin düşüş gösterdiği bir döneme denk gelmesi üretim fazlasının hali hazırda şekere doymuş bir dünya pazarına açılması anlamına geliyor.
Tarım sektörü araştırma ve danışmanlık şirketi F.O. Licht analisti Stefan Uhlenbrock, Euractiv internet haber sitesine yaptığı açıklamada, herkesin dilediği miktarda üretim yapabildiğine ve ilk etapta tüm üreticilerin denklemin sadece maliyet kısmını dikkate aldığını belirtti. Dolayısıyla üreticiler daha fazla miktarda şeker pancarı işleyerek ve daha fazla şeker üreterek üretim maliyetlerini azaltmaya çalıştılar.
Uhlenbrock; “Ancak tüm önde gelen üreticiler aynı şeyi yaparsa ve üretimi büyük miktarda arttırırsa fiyatlarda düşüş yaşanacağı gerçeği göz ardı edilmiş oluyor, durum şu anda tam olarak bu. Bu durum zaman içerisinde sadece en güçlü olanların ayakta kalması ile sonuçlanacak.” açıklamasında bulundu.
Kota kalkanı
Avrupa Birliği şeker fiyatları geçen sonbahar sona eren rejim dahilindeki üretim kotaları ve ithalat vergileri ile destekleniyordu ve şeker fiyatları dünya pazarı seviyesinin oldukça üzerindeydi.
Küresel ihracat pazarında rekabet edebilme ihtiyacı açığı oldukça kapadı.
Avrupa Komisyonu Ocak ayında beyaz şekerin ortalama fiyatını 374 Avro olarak açıklarken bu rakam Aralık ayından 26 Avro daha düşük seviyedeydi. Fiyatlarda en düşük rekor seviye ise 2006 yılına ait.
Fransız tarım analiz firması Agritel’den şeker analisti Francois Thaury; “Bu, Avrupa pazarının dünya pazarına ne hızda yaklaştığına dair bir fikir veriyor. Londra şeker fiyatları 280 Avro seviyesinde iken AB fiyatlarının Ocak ayından beri düşüş göstermiş olması muhtemel.” değerlendirmesinde bulundu.
Analistler en az iki dönem daha küresel şeker pazarının üretim fazlasıyla karşı karşıya olduğunu ve hatta özellikle Hindistan ve Tayland’da üretimdeki ani artışın ardından bu sürenin daha da uzayacağını tahmin ediyorlar.
AB üreticileri gelecek dönemde çiftçilerden yüksek miktarda şeker pancarı alma sözünü çoktan verdiler ancak fiyatlar kar sağlamalarını zorlaştırabilir.
Fransa Şeker Pancarı Üreticileri Birliği’nden (CGB) Timothe Masson, sözleşmeler pazar fiyatlarına bağlı olmadığından şu an için fiyat uyarısının henüz şeker pancarı yetiştiricilerine ulaşmadığına dikkat çekiyor.
Masson aynı zamanda bu yıl AB’de toplam şeker pancarı ekim alanın sabit kalmasını beklediklerini, pek çok ülkede üreticilerin fiyat uyarısı almadıklarını belirtiyor. Masson her hangi bir düzeltmenin gelecek yıl gerçekleşeceği görüşünde.
Green Pool analiz şirketi mevcut dönemde küresel üretim fazlasının 11.51 milyon ton seviyesinde olacağı, 2018/19 döneminde ise 5.95 milyon tona gerileyeceği öngörüsünde bulunuyor.
Avustralya merkezli analiz şirketi geçen dönem 1.38 milyon ton olan AB beyaz şeker ihracatının 2017/18 döneminde 3.50 milyon tona yükseleceğini tahmin ediyor.
Depolama yardımı?
Green Pool şirketinden analist Josh Rossato; “Küresel pazarın üretim fazlası dikkate alındığında bir miktar şekerin gelecek döneme aktarılması gerekeceğini düşünüyoruz. Buradaki asıl soru Komisyonun özel depolama yardımı da dahil olabilecek bir şekilde istisnai önlemlerle devreye girip girmeyeceği.” dedi.
Ancak şimdilik yardım gelecek gibi gözükmüyor.
Euractiv internet haber sitesine konuşan bir Avrupa Komisyonu yetkilisi şu değerlendirmeyi yaptı; “Üretim fazlası küresel ve her yerde fiyatı baskılıyor. Komisyonun şu an için her hangi bir önlem alma planı bulunmuyor ancak (bu konuda) tetikteyiz ve şeker pazarını devamlı olarak izliyoruz.”
AB şeker tüketimindeki düşüş ise şeker üreticilerinin ekonomik sıkıntılarına bir yenisini ekliyor.
Alman Berenberg Bankası analistlerinden Fintan Ryan, şekerin adeta tütünle bir tutulduğuna dikkat çekiyor.
Ryan; “Avrupa’da talep (Avrupalı) tüketiciler sayesinde artmıyor. Sektörde dünya genelinde büyümedeki artış gelişmekte olan pazarlar kaynaklı.” açıklamasında bulundu.
İngiltere’de 6 Nisan tarihinde şeker vergisinin yürürlüğe girmesinden önce gıda ve içecek üreticilerinin ürünlerini reformüle etmesi İngiltere’de trendin hız kazanmasını sağladı.
Uhlenbrock; “İngiltere’de kişi başı şeker tüketimi yıllardır düşüş gösteriyordu. Şeker vergisi bu düşüşün hızlanmasını sağlayabilir.” dedi.