Diyetisyenler tarafından uygulanan tıbbi beslenme tedavisinin, sağlık çıktılarını geliştirdiğine ve birçok hasta için maliyeti düşürdüğüne dikkat çeken Türkiye Diyetisyenler Derneği, Hollanda’da obez ve diyabetli bireylerin diyet danışmanlığı almak için harcadığı her 1 Euro ile toplumun net olarak 63 Euro kazandığını açıkladı.
14 Kasım Diyabet Günü ve Diyabet Haftasına ilişkin açıklama yapan Türkiye Diyetisyenler Derneği Yönetim Kurulu, dünyada diyabetin görülme sıklığının hızla artmakta, sağlık bakımı ve ekonomiye olan yükünün de ağırlaşmakta olduğuna dikkat çekti. Diyabetin komplikasyonlarının, sorunların ve harcamaların artmasına neden olduğu belirtilen açıklamada, “diyetisyenler tarafından uygulanan tıbbi beslenme tedavisinin sağlık çıktılarını geliştirdiği ve birçok hasta için maliyeti düşürdüğü vurgulandı.
Tip 2 diyabet prevalansı hızla artıyor
Beslenme ve yaşam tarzındaki değişmeler, yanlış tutum ve davranışlara bağlı olarak son yıllarda çocuklarda ve gençlerde de tip 2 diyabet prevalansının hızla arttığı ifade edilen açıklamada, şu bilgilere yer verildi:
“Ülkemizde 1997-1998 yıllarında yapılan Türkiye Diyabet Epidemiyoloji (TURDEP-I) çalışması sonuçlarına göre tip 2 diyabet prevalansı %7.2, bozulmuş glukoz toleransı (BGT) sıklığı ise %6.7 olarak belirlenmiştir. Yakın zamanda yayımlanan TURDEP-II çalışmasında ise ülkemiz genelinde 20 yaş üzerindeki 26.499 birey incelenmiş ve tip 2 diyabet sıklığının geçen yıllarda önemli derecede arttığı ve diyabet prevalansının %13.7’ye ulaştığı görülmüştür.
Dünyadaki 2013 yılı itibari ile diyabetli birey sayısı 382 milyon iken diyabet vakalarında görülen bu artış hızıyla diyabetli sayısının 2035 yılında %55 daha artarak 600 milyona ulaşacağı tahmin edilmektedir. Dünyada diyabetin görülme sıklığı hızla artmakta, sağlık bakımı ve ekonomiye olan yükü de ağırlaşmaktadır. Tip 2 diyabetes mellitus çağımızda hızla en yaygın karşılaşılan kronik hastalık olma eğilimindedir.
Diyabet önemli bir sağlık sorunudur. Yapılan araştırmalarda insanların çoğunluğunun diyabeti ciddi bir hastalık olarak düşünmedikleri belirlenmiştir. Ülkeler ulusal diyabet eğitim programları çerçevesinde diyabetli bireyler için tedaviyi geliştirmek ve sonuçları iyileştirmek, erken teşhisi desteklemek ve sonuçta diyabet oluşumunun önlenmesini sağlamak için işbirliği ile yoğun emek harcamaktadır. Diyabet körlük, böbrek yetmezliği, sinirsel sorunlar, uzuv kayıplarına neden olabilir. Fakat bu komplikasyonların riskleri uygun tedavi ile düşürülebilir. Tip 2 diyabetli bireylerde kardiyovasküler hastalıklar ve kalp krizi riski 2-4 kat daha artmaktadır. Diyabetin bu komplikasyonları, sorunların ve harcamaların artmasına neden olmaktadır. Diyabetle ilgili komplikasyonları, morbidite ve mortaliteyi düşürmek için bazı hedefler konmuştur. Bu hedefler:
– Toplumun diyabetin ciddi hastalık olduğu, diyabetin risk etkenleri, diyabeti ve komplikasyonların önlemek yönünde yaklaşımlarla farkındalığını arttırmak,
– Diyabetin kontrolünü, diyabetli bireyler arasında kendini denetleme davranışını desteklemek,
– Diyabetin kontrolü için sağlık bakım profesyonellerinin anlayışını geliştirmek, diyabet bakımında bütüncül yaklaşımı desteklemek,
– Diyabet bakımında sağlık bakım politikalarını desteklemek, diyabet bakımında kaliteyi geliştirmek.
Diyetisyenler diyabet bakımında multidisipliner takımın ve çalışma çevresinin bir üyesi olarak önemli konuma sahiptir. Diyetisyenler, diyabet bakımında beslenme yönünden özel bilgi ve yeteneklere de sahip kişiler olarak tanınmaktadır. Diyetisyenler tarafından verilen yüksek kaliteli beslenme eğitimi ve danışmanlık hizmetleri diyabet bakımında bütünleyici bileşen olarak yer almaktadır. Diyabetli bireyler için beslenme önerileri; ölçümler, tedavi çıktıları ve genel besin alımı değişiklikleri temelinde yapılmalıdır. Diyetisyenlerin diyabet için uygulamakta oldukları tıbbi beslenme tedavisinin başlıca hedefleri metabolik kontrolü (glukoz ve lipidler) düzenlemek, uygun enerjiyi sağlamak, optimal beslenme süresince hasta bireyin sağlığını geliştirmektir.
Diyetisyenler tarafından uygulanan tıbbi beslenme tedavisinin değişik sosyal yararları vardır. Hastanın (ve ailesinin) sağlığı gelişir, sağlık maliyetleri düşürülebilir ve hastanın üretkenliği artar. Örneğin Hollanda’da obez ve diyabetli bireylerin diyet danışmanlığı almak için harcadığı her 1 Euro ile toplumun net olarak 63 Euro kazandığı hesaplanmıştır. Bu kazancın dağılımı; sağlık koşullarında gelişmeyle 56 Euro, toplam sağlık bakım maliyetlerinde net 3 Euro tasarruf ve üretkenlikte artışta 4 Euro olarak belirlenmiştir.
Tıbbi beslenme tedavisi tıbbi ve klinik çıktılara bağlı olarak kapsam ve maliyetle ilgilidir. Hastanın yaşam kalitesi, maliyet-yarar, maliyet-verimlilik çıktılarına dayanmaktadır. Diyetisyenler tarafından uygulanan tıbbi beslenme tedavisi sağlık çıktılarını geliştirmekte ve birçok hasta için maliyeti düşürmektedir. Bu nedenle diyabetin tıbbi beslenme tedavisinin çıktılarının sürekli ölçümü ve dokümante edilmesi zorunludur. Diyetisyenler yapmakta oldukları diyabet bakımında toplumsal sorumluluk için bir temel sağlamakta, hizmet ve kaynakların planlanmasında yönetime yardımcı olmakta ve doğal iletişim yetenekleri ile mesleki kimliğimizin de tanınmasını sağlamaktadır.”